Metin Sancak – Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür @ Folkart İnşaat |
Dünya artık başka bir yöne doğru dönüyor. Tabii ki bu coğrafi bir söylem değil. İş hayatı ve ihtiyaçlar değişiyor, günden güne yeni gelişmeler yaşanıyor ve artık iş hayatında beklentiler farklılaşıyor. Bu sadece yöneticiler için değil çalışanlar için de böyle. Dijital dönüşüm, Endüstri 4.0, Y ve Z kuşakları iş hayatımıza farklı anlamlar katıyor ve katmaya devam edecek.
Zamanında matbaanın icadı gibi dünyayı farklı yöne döndüren bir değişimin içindeyiz. Belki bundan bir asır sonra gelecek kuşaklar şu zamanlarda yaşadığımız değişimi farklı bir devrim olarak nitelendirecekler ve üzerine araştırmalar yapıp yorumlayacaklar.Geleceği bilemem ama şu zamanımıza faydalı olabilmesi için ben de Folkart özelinde yaşadığımız bu değişim sürecindeki deneyimlerimizi tüm iş insanlarıyla paylaşmak istedim ki zamanın ruhuna uygun olarak bilgiyi paylaştıkça çoğaltalım.
VERİMLİLİK ve EŞGÜDÜM
Günümüzde, en başta teknoloji olmak üzere bir çok şey yetişilmesi zor bir hızla gelişiyor. Her bireyin yapacak işi çok ama zamanı neredeyse hiç yok. Zamanı verimli kullanmak, rekabeti kaçırmamak dahası rekabetin önüne geçmek, gelişmek, öğrenmek ve tüm bunları yaparken verimli bir şekilde hedeflenen sonuçlara ulaşmak şüphesiz hepimizin en çok umut ettiği ve efor sarf ettiği konuların başında geliyor.
Kurumlarımızda her bir bireyin takvimleri sonuna kadar programlanmış, hatta haftalar önceden rezerve edilmiş durumda. Bireysel olarak ve departmanlar olarak düzenli ve verimli çalışıyor, planlar yapıyor, önceliklerimizi iyi yönetebiliyoruz ancak şunu da çok iyi biliyoruz ki iyi ve katma değerli iş ancak bir “takımın eforuyla” ortaya çıkıyor. Özellikle günümüzün çok değişken, karmaşık, anlık rekabeti gözleme zorunluluğu içinde olduğumuz, hızlı iş hayatında iş birliği gerektiren durumlarda kişisel gelişim odağı kadar takım olarak gelişim ve birlikte hareket edebilme kabiliyetlerimizi de geliştirebilmeli ve yönetebilmeliyiz.
“Senkronizasyon ve İş Birliği”
Planlama, Gerçekleştirme ve Değerlendirme, her iş bir başka iş ile ciddi bir katılım ve destek ihtiyacı duyar. Bu da bireyler/departmanlar arasında senkronizasyon olması zorunluluğunu getirir. Eşgüdüm kavramı ve kültürü tam olarak bu iş birliğini ifade etmektedir.
Departmanlar, birimler ve çalışanlar arası asenkron kalınması, iletişim kazalarının sıklığı gibi faktörler bu iş birliğinin amacına ulaşmasını engellemekte, bir çok işin birbirinden bağımsız ve habersiz biçimde ilerlemesini tetiklemektedir. Bunun sonucu olarak da zamanında önlem alamama, tecrübelerden faydalanamama, Amerika’yı yeniden keşfetmeye çalışma verimsizliği vb. gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır.
Sonuç olarak verimsizlik ve hata sıklığının artması, kurumsal öğrenme kabiliyetinin oluşmaması, öğrenen organizasyonlar olmaktan uzak kalma gibi tehlikeler baş göstermektedir.
Biz de Folkart olarak; takım olmak, yön birliği, aynı amaca yürümek gibi anahtar kelimeler ve felsefeleri önümüze koyarak hepsinin bir arada ve en güzel ifade edildiğini düşündüğümüz “EŞGÜDÜM ile VERİMLİLİK” anahtar kelimelerini kendimize kılavuz edindik. Bu artık değişen dünyada kaçınılmaz bir yöntem ve gelişim için çok önemli bir adım olmak durumunda. Takımımızla birlikte kurumsal vizyonumuz; “2025 yılına kadar sektörün lideri ve en fazla tercih edilen markası olmak.” hedefine daha sağlam adımlarla yürürken verimliliği de ön plana koyacağımız bir yıl teması oluşturduk.
Bu noktada; 2018’i “Eşgüdüm ve Verimlilik Yılı” ilan ederek, vizyon ve stratejik hedeflerimiz doğrultusunda eksik olduğunu düşündüğümüz noktalarımızı bu tema ile iyileştirme yolculuğuna çıktık.
“Sadece Teknolojik Yatırımlar Yeterli Değil”
Daha önce bu ağ üzerinden dile getirdiğim gibi kurum olarak son 3 yıllık süre içerisinde çok ciddi teknolojik yatırımlar ve dönüşümler gerçekleştirdik ( Bu konu ile ilgili bir önceki makalemi buradan okuyabilirsiniz). Bu yatırımlar sayesinde iş yapış biçimlerimizi farklı noktalarda güçlendirirken verimlilik oranımızı da ciddi manada arttırdık. Ancak başta da belirttiğimiz gibi günümüz koşullarıyla rekabet etmek ve ayak uydurmak için hatta bir kaç adım öne geçebilmek için sadece teknolojik yatırımlar yapmak yeterli değil, aynı zamanda verimliliği ve eşgüdümü merkeze alarak tüm bu yatırımları en efektif biçimde kullanmak asıl olan.
Biliyoruz ki; zincirin mevcut durumundan daha da güçlü olması için, her halkanın en az kendinden bir önceki ve bir sonraki kadar güçlenmesi sayesinde olur. Bunun yolu da sürekli takip ve sürekli iyileştirme yaklaşımının tüm bünyeye yayılmasından geçmektedir.
Kurum içi iletişimin önemi ve ilişkiler arası yataylık, herkesin rahatlıkla birbiriyle iletişime geçebilmesi ve tartışarak ortak karar alabilme yeteneğimiz eşgüdüm temasını gerçekleştirme yolunda en büyük avantaj olarak görüyoruz. Folkart olarak da daima bu avantajdan yararlanıyoruz ve sürekli pozitif etkilerini görüyoruz.
Değişen dünyanın vazgeçilmez bir parçası
Özellikle en önemli değerimiz olan çalışanlarımız, sadece kendi iş tanımları çerçevesinde hareket etmeyip çeşitli komitelere, çalışma gruplarına, proje ekiplerine katılımlarıyla hem projelerin başarısını garanti altına alma yönünde ciddi bir avantaj sağlatmakta hem de eşgüdüm hedefimizin verimliliği tetiklemesinde ciddi pay sahibi olmaktadırlar. Bu durum değişen dünyanın vazgeçilmez bir parçasıdır.
Hedef ve vizyonumuz doğrultusunda başarma motivasyonumuzu iş ortaklarımız ve diğer dış paydaşlarımızı da kapsayacak şekilde bu kültürün bir parçası olmaları için daha çok oyunun içerisine sokmaya gayret etmekteyiz. Bu sayede kurumsal öğrenmenin kaynağını sadece çalışanlar, ortaklar, danışmanlardan değil temas ettiğimiz ve bize temas eden her bir birey olarak konumlandırmaktayız.
Bu yıl itibariyle bu tema doğrultusunda tüm şirket süreçlerimizi tekrar gözden geçirip yalınlaştırarak verim odaklı hale getirmek üzere ciddi ve top yekün bir çalışma başlattık. Paralelinde, performans sistemimizi, gelişime açık alan tespit modellerimizi, risk yaklaşımlarımızı, risk yönetimi kurgumuzu ve gelişime açık alanların iyileştirilmesi gibi kritik konuları ciddi ve kapsamlı bir biçimde yeniden ele alıyoruz. Var olan politikalarımızı bu hedefe hizmet edecek şekilde yenileyip teoriden ziyade kendimize özgü ciddi bir model geliştirmeye gayret ediyoruz.
Özetle, değişimi, rekabeti, yeni müşteri taleplerini, piyasa koşullarını ve kurumsal hedeflerimizi; çalışanlarımız, hissedarlarımız, müşterilerimiz, iş ortaklarımız ve sorumluluğunu her zaman üzerimizde hissettiğimiz halkımızı da en efektif biçimde kapsayacak şekilde eşgüdüm ve verimlilik temamıza bağlamayı hedefledik. Bu minvalde, insan kaynakları politikalarımız, iletişim politikalarımız, kurumsal reflekslerimizin geliştirilmesi, ortak karar alabilme yeteneklerimiz, kurumsal öğrenme ve gelişme, uyum ve birliktelik, yön birliğinin garanti altına alınması, birimler ve roller arası koordinasyon ve tüm bunların ilerleme durumlarını odağımıza aldık. Bu odakta, takip edebileceğimiz performans yönetimi stratejik hedeflerini birbirine bağlayan adımlarımızı güncelleyerek daha sağlam hale getirecek adımları atmaya başladık. Tüm bu politikalar ekseninde bu yılın temasına uygun bir biçimde iyileşme, yenileşme ve gelecek yılların büyük adımlarını bu temeller doğrultusunda atmayı amaçlamaktayız.
Başta da belirttiğim gibi dünyanın farklı bir yöne doğru dönmeye başladığı şu dönemlerde teknoloji sadece insanların işlerini kolaylaştıran bir araç olabilir, bir amaç olamaz. Eşgüdüm ve Verimlilik anlayışı ile kurumunuzun başarısı özellikle de yeni kuşak takım arkadaşlarının iş hayatına dahil olacağı bu dönemde ancak ve ancak insan yapacağınız yatırım ve onlara katacağınız değerler ile mümkün olacaktır.
Zamanın ruhunu kaçırmadan ülkemiz iş hayatının dünyada yaşanan bu büyük dönüşümde geri kalmaması dileklerimle…